Yılbaşında yapılan kutlamalar inanç, ibadet, ahlak, kültür, içtimaî ve iktisadî hayatımızla ilgili çeşitli zararlara sebep olmaktadır. Bu kutlama imanımızı mutlaka zedeler. İslam Dininde yabancılara özenmek, onların hal ve hareketlerini, tavır ve davranışlarını benimsemek, onları üstün görmek ve dost edinmek anlamına geleceği için bu gece yapılacak kutlamalar ve beraberinde şans oyunları asla hoş karşılanamaz, tasvib edilemez. Allah (c.c.) bir ayette şöyle buyurmuştur:
“Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin. Kim bunu yaparsa, artık onun Allah nezdinde hiçbir değeri yoktur…” Âl-i İmran 3/28
Dünyanın yarısı aç-bîilaç diğer yarısı oyun, eğlence, işret, israf, kırıştırma, gününü gün etme peşinde… Hem de fakir fukara halkları sömürdükleri paralarla, onların yer altı, yer üstü servetlerinin gelirleri ile.. Üstelik yakın çevremiz, müslümanların akan kanları ile kan gölü haline gelmişken, feryadları yer göğü inletirken bu çılgınlık furyası nedir?
EĞER MÜ’MİN İSEN YÜZÜNÜ, GÖNLÜNÜ, KALBİNİ NOELE, PİYANGOYA DEĞİL ALLAH’A DÖNDÜR!
Çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmayı; çağdaş medeniyete ulaşanların oyun, eğlence işret ve kırıştırma hayatını örnek almak olduğunu sananlarca yıllardır halka kanıksandırılmaya çalışılan, Yılbaşı âlemlerinin sonucu olarak, ortaya çeşitli rezaletlerin yaşandığı “Yılbaşı” eğlence, işret manzaraları çıkmıştır.
Her Yılbaşı öncesi Noel babalarla, tombalalarla, kırmızı külotlarla, türlü türlü süsler ve noel ağacı süslemeleriyle Yılbaşı’nı özendirenler, Alkollü içeceklerin su gibi tüketilmesine, fuhuş oranının artmasına ve her türlü ahlaksızlığın yaşanmasına ortam hazırlayanlar, yılbaşı gecesine yaklaşırken, yılbaşı etkinliklerine yönelik içkili, dansözlü eğlencelerde ve günlük kiralık ev ilanlarında tavan yaptırıyorlar.
“Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah’a aittir. O (Allah), Kitap’ta size şöyle indirmiştir ki: Allah’ın âyetlerinin inkâr edildiğini yahut onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar bundan başka bir söze dalıncaya kadar kâfirlerle beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz” Nisa 4/139-140
Tüketim çılgınlığı, haz ve eğlence kültürü teşvik edilerek başta gençlerimiz olmak üzere milletimizi var eden yüce değerler yozlaştırılmaya çalışılmaktadır. Dünyanın farklı coğrafyalarında kimileri hayatta kalabilme mücadelesi verirken dünyayı bir eğlence gezegeninden ibaret görmek ne hazin bir manzaradır. İşte ömür sermayemizden bir yılımızı daha geride bıraktık. Yeni bir yılın eşiğindeyiz. Hayat defterimizden bir sayfayı daha eksiltmek üzereyiz. Yarınlara dair planlar yapıyor, hayaller kuruyoruz.
Ancak bu noktada hepimize önemli bir vazife düşüyor. Her birimizin, dünümüz ve bugünümüzün muhasebesini yapması gerekiyor. O büyük gün gelmeden, fırsat elden gitmeden, sayılı nefeslerimiz tükenmeden kendimizi sevap-günah, hayır-şer, iyi-kötü konularında hesaba çekmemiz gerekiyor. Bize bu gecenin çirkinlikleri yaşatma yolunda reklam yapan bu maksat için, bizi helal ve tayyib yaşam sistemimizden uzaklaştırmayı hedefleyen yılbaşı eğlenceleri tuzağına düşmemeliyiz.
“Bilin ki dünya hayatı ancak bir oyun, eğlence, bir süs, aranızda bir övünme ve daha çok mal ve evlât sahibi olma isteğinden ibarettir.“ Hadid/20
Dolayısıyla gayr-i Müslim kültürlere özenmek, sürekli onlar gibi olmaya çalışmak her an bizi kendi kimlik ve kültürümüzden uzaklaştırmıştır. Rotamızı bir an evvel değiştirmezsek İslam toplumunun dejenerasyonu devam edecektir ve korkarım bir gün İslam ayaklarımızın altından kayıp gidecektir.
HELAL HAYAT SİSTEMİMİZİ TEHLİKEYE SOKABİLECEK BÖYLE BİR KUTLAMADAN UZAK OLMALIYIZ.
HELAL TAYYİB YAŞAM SİSTEMİNDE NOEL KUTLAMALARINA, KUMAR OYUNLARINA VE PİYANGOLARA YER YOKTUR!